Hukuk Blog
Özel güvenlik görevlisinin kimlik kartı ve görev iadesi yargı yolu ile yapıldı
Karayollarında çalışan özel güvenlik işçinin bir dava sebebiyle kimlik kartı iptal edilen özel güvenlik işçisinin kurum tarafından da işten çıkartıldı. İşte Emsla Özel güvenlik görevlisini kimlik kart ve Görev iadesini kararı
Güvenlik Koruma İş Sendikası’nın genel başkanı Abdurrahman KONYAR ile iletişime geçen özel güvenlik görevlisinin yapılan hukuki değerlendirme sonrasında idare mahkemesinde Av.İlker Fatih KONYAR’ın davaya girerek yapılan yargılama sonucunda özel güvenlik işçisinin kimlik kartını iade edilip bununla birlikte kurumdan ihraç edilen özel güvenlik işçisinin İstanbul’daki görevine yeniden başlamıştır. Güvenlik Koruma İş Sendikası’nın genel başkanı Abdurrahman KONYAR’ın iş ve sosyal güvenlik hukuku, özel güvenlik hukuku ve idare hukuku açısından yaptığı hukuki görüş ve değerlendirmede yapılan savunmalarda hakkında HAGB kararı olan özel güvenlik işçilerinin iptal edilen güvenlik kimlik kartlarının iadesine ilişkin anayasa mahkemesinin,danıştayın verdiği emsal kararlar çerçevesinde İstanbul bölge idare mahkemelerinin de 2 ay içinde yürütmeyi durdurma kararı vererek güvenlik görevlilerinin kimlik kartlarının tekrar geri alınmıştır.İstanbul Tuzla Devlet Hastanesi, İstanbul Karayolları Müdürlüğü’nde çalışan özel güvenli işçilerinin kartları iptal edilip iş çıkışını verilen özel güvenlik işçilerinin kartları ve görevlerinin iadesini yapılmıştır. Bunlara ilişkin emsal kararlarda elimizde mevcuttur. Türkiye’nin her yerinde mağdur olan özel güvenlik işçileri varsa da sendikanın hukuki servisleri yardımcı olmaktadır.
T.C.
İSTANBUL
İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO :
YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI
İSTEYEN (DAVACI) :
VEKİLİ : AV. İLKER FATİH KONYAR
KARŞI TARAF (DAVALI) : KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
VEKİLİ :
İSTEMİN ÖZETİ : Karayolları Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü Bünyesinde özel güvenlik görevlisi olarak görev yapmakta olan davacı tarafından; hakkında yapılan arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması olumsuz olması nedeniyle özel güvenlik belgesinin iptal edildiğinden bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin 27.10.2022 tarih ve ............... sayılı işlemin; hakkında mahkumiyet ile sonuçlanmış bir davanın bulunmadığı, belgenin iptalinin haksız olduğu, sözleşmesinin feshedilmemesi gerektiği, haksız ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptali ile yürütmenin durdurulması ve işten çıkarıldığı tarihten işe alınacağı tarihe kadar boşta geçen süreye ilişkin ücret ve diğer mali haklarının yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
SAVUNMA ÖZETİ : Usule ilişkin olarak; davanın süreaşımı yönünden reddi gerektiği, esasa ilişkin olarak ise, davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olarak değerlendirildiği ve bu nedenle Valilik Onayı ile davacının özel güvenlik görevlisi olmayacağına karar verildiği, bunun üzerine özel güvenlik belgesinin iptal edildiğinden bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin işlemin tesis edildiği belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren İstanbul 5. İdare Mahkemesi'nce, dava dosyası incelenerek davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında gereği görüşüldü:
Dava, Karayolları Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü Bünyesinde özel güvenlik görevlisi olarak görev yapmakta olan davacı tarafından; hakkında yapılan arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması olumsuz olması nedeniyle özel güvenlik belgesinin iptal edildiğinden bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin 27.10.2022 tarih ve 1............ sayılı işlemin iptali ile işten çıkarıldığı tarihten işe alınacağı tarihe kadar boşta geçen süreye ilişkin ücret ve diğer mali haklarının yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinin 2. fıkrasında; "İdari mahkemelerin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler." hükmüne yer verilmiştir.
375 sayılı KHK'nın Geçici 23.maddesinde; "5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri (MİT Müsteşarlığı hariç) ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, bu Kanuna ekli (I) sayılı listede yer alan idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında; ödemeleri merkezi yönetim, sosyal güvenlik kurumu, fon, kefalet
sandığı, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı, gençlik hizmetleri ve spor il müdürlüğü bütçelerinden veya döner sermaye bütçelerinden, anılan liste kapsamındaki diğer idareler için ise kendi bütçelerinden karşılanan 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanlar;
a) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) numaralı alt bentlerinde belirtilen şartları taşımak,
b) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak,
c) Bu kapsamda çalıştırılmalarına ilişkin olarak açtıkları davalardan ve/veya icra takiplerinden feragat edeceğine dair yazılı beyanda bulunmak,
ç) En son çalıştığı idare ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek, kaydıyla, bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on gün içinde idaresinin hizmet alım sözleşmesinin yapıldığı birimine, sürekli işçi kadrolarında istihdam edilmek üzere yazılı olarak başvurabilirler. Başvuranların şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, bu tespite itirazların karara bağlanması, şartları taşıyanların idarelerince belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak yazılı ve/veya sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınav sonuçlarına itirazların karara bağlanması ve sınavda başarılı olanların kadroya geçirilmesine ilişkin süreç bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde idarelerince sonuçlandırılır. Sınavlarda başarılı olanlar, varsa bu fıkranın (c) bendinde öngörülen davalardan feragat ettiklerini tevsik eden belgeyi ve/veya icra takibine konu alacaktan feragat ettiğine dair icra müdürlüğünden alınacak belgeyi ibraz etmek, bu fıkranın (ç) bendinde öngörülen sulh sözleşmesini ibraz etmek ve öngörülen şartları taşımaya devam etmek kaydıyla, sınav sonuçlarının kesinleşmesini müteakip, her bir sözleşme itibarıyla, yüklenicinin hakedişlerinin ödendiği bütçe, teşkilat ve birim/yerleşim yeri adına vize edilmiş sayılan sürekli işçi kadrolarına idarelerince topluca geçirilir. Bu fıkra kapsamında feragat edilen davalara veya takiplere ilişkin yargılama ve takip giderleri davacı veya takip eden üzerinde bırakılır ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunmaz, hükmedilenler tahsil edilmez ve bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar tahsil edilenler ise iade edilmez. Bu fıkra kapsamında yapılacak sulh sözleşmelerinden damga vergisi alınmaz......Sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin kadroları, başka bir işleme gerek kalmaksızın geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla sürekli işçi unvanı ile ihdas edilmiş sayılır. İhdas edilen kadrolar ilgili idarelerce adedi, bütçe ve teşkilatı ile birimi/yerleşim yeri belirtilmek suretiyle geçiş işlemlerinin yapıldığı tarihten itibaren iki ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığına bildirilir. Sözleşmeleri askıya alınanlar ile askerde bulunanların kadroları hariç olmak üzere bu şekilde ihdas edilen sürekli işçi kadroları, herhangi bir sebeple boşalması halinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır.
Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir. Bunların istihdam süreleri hiçbir şekilde sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihi geçemez. Özel güvenlik görevlilerinden bu madde kapsamında geçiş işlemleri yapılanlar, 5188 sayılı Kanun hükümlerine de tabi olmaya devam eder..." hükmüne yer verilmiştir.
5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'un "amacı" kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesine ilişkin esas ve usulleri belirlemek olarak açıklanmış; 7'nci maddesinde özel güvenlik görevlisinin yetkileri,
8'inci maddesinde ise silah bulundurma ve taşıma yetkisi düzenlenirken, Kanun'un amacına koşut biçimde, yani özel güvenlik hizmetinin "kamu güvenliğini tamamlayıcı niteliği"nin gereği olarak zor kullanma ve yakalama yetkisine yer verilmiş, "Özel Güvenlik Görevlilerinde Aranacak Şartlar" başlıklı 10'uncu maddesinde; "Özel güvenlik görevlilerinde aşağıdaki şartlar aranır: h) Güvenlik soruşturması olumlu olmak.'' düzenlemesine, "Çalışma izni" başlıklı 11'inci maddesinde; "Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketlerinde, alarm izleme merkezlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu ve/veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilikçe güvenlik soruşturması yapılır. Soruşturma sonucu olumlu olanlara, bu Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen özel güvenlik temel eğitimini başarıyla bitirmiş olmak şartıyla, valilikçe çalışma izni verilir. Ateşli silah taşımayacak özel güvenlik görevlileri hakkında sadece arşiv araştırması yapılır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması bir ay içinde tamamlanır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması her beş yılda bir yenilenir. Göreve başlayan özel güvenlik görevlileri işveren tarafından onbeş gün içinde valiliğe bildirilir. Yönetici veya özel güvenlik görevlisi olabilme şartlarını taşımadığı veya bu şartlardan herhangi birini sonradan kaybettiği tespit edilenlerin kimliği iptal edilir. Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara iltisakı veya irtibatı olduğu tespit edilen kişiler, özel güvenlik alanında faaliyet yürüten şirket veya birimlerde çalışamazlar.
" hükmüne yer verilmiştir.
Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin "Özel Güvenlik Görevlisi Çalışma İzni" başlıklı 17'nci maddesinin son fıkrasında; "Özel güvenlik görevlisi ve yönetici olacaklar hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması temel eğitim sertifikasının düzenlendiği tarihten, beşinci ve altıncı fıkralarda belirtilen kişiler için ise başvuru tarihinden itibaren her beş yılda bir yenilenir. Özel güvenlik görevlilerinde ve yöneticilerde aranan şartlardan herhangi birisinin kaybedildiğinin tespiti halinde kimlik kartı ve çalışma izni Bakanlıkça/valiliklerce iptal edilir." hükmü yer almıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Karayolları Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü bünyesinde özel güvenlik görevlisi olarak görev yapmakta olan davacı tarafından; hakkındaki güvenlik soruşturması kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda özel güvenlik görevlisi olmasının uygun görülmemesine, özel güvenlik kimlik kartının (çalışma izni) iptal edilmesine ilişkin İstanbul Valiliği İl Özel Güvenlik Komisyonunun 15/09/2022 tarih ve.................. sayılı kararının tesis edildiği, bunun üzerine özel güvenlik belgesinin iptal edildiğinden bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin 27.10.2022 tarih ve .................. sayılı işlemin tesis edilmesi neticesinde bu işlemin iptali ile işten çıkarıldığı tarihten işe alınacağı tarihe kadar boşta geçen süreye ilişkin ücret ve diğer mali haklarının yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmes istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, İstanbul .....İdare Mahkemesi'nin................. esas sayılı dosyasına konu olan davada; davacı hakkında düzenlenen özel güvenlik kimlik belgesi ile çalışma izninin; güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olarak değerlendirildiğinden bahisle özel güvenlik görevlisi olmasının uygun görülmemesine ve özel güvenlik kimlik belgesi ile çalışma izninin iptal edilmesine ilişkin tesis edilen İstanbul Valiliği'nin 15.09.2022 tarih ve ..................... sayılı işleminin iptalinin istenildiği, dolayısıyla sözleşmenin feshi işlemine dayanak olarak alınan özel güvenlik kimlik belgesi ile çalışma izninin iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle anılan Mahkemede dava açıldığı, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 16/11/2022 tarih ve............... sayılı karar ile; "... her ne kadar davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle özel güvenlik görevlisi olmasının uygun olmadığına ve kimlik
belgesinin (çalışma izninin) iptaline karar verilmiş ise de, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacı hakkında yapılmış herhangi bir suç duyurusu, yürütülen adli veya idari bir soruşturma, tesis edilmiş bir işlem ya da açılmış bir kamu davası veya verilmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, herhangi bir arşiv kaydının olmadığı, bunun dışında davacının, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakının bulunduğuna dair dosya kapsamında somut başkaca bir tespitin de bulunmadığı, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğu yönündeki değerlendirmelerin somut olarak ortaya konulamadığı anlaşılmakta olup, bu haliyle davacının özel güvenlik görevlisi kimlik belgesinin güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır." gerekçeleriyle yürütmenin durdurulması karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda, dava konusu sözleşmenin feshinin dayanağı niteliğinde olan özel güvenlik kimlik belgesi ile çalışma izninin iptal edilmesine ilişkin tesis edilen işleme karşı İstanbul ..............İdare Mahkemesi'nin ............ esas sayılı dosyasında verilen karar dikkate alındığında, işbu dava konusu olan sözleşmenin feshine ilişkin kararının dayanağı işlemin yürütmenin durdurulması kararı verilmesi nedeniyle dayanağı kalmadığından dava konusu işleminde açıkça hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, dava konusu işlemin davacının sözleşmesinin feshi işlemine ilişkin olduğundan uygulanması halinde davacının çalışma hak ve hürriyetinin ihlaline sebebiyet vereceği ve bu durumun da davacı nezdinde telafisi güç veya imkansız zararlara yol açacağı açıktır.
Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere, 15/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye
Abdurrahaman KONYAR
Özel güvenlik hukuk bilgilendirme
0850 380 00 04
0552 444 04 04 Çalışma saatimiz Hafta için 09 ile 19 saatlarin arasındadır.