Hukuk Blog
İşçinin Whatsapp Konuşmaları Gerekçe Gösterilerek İş Akdinin Feshedilmesine İlişkin
AYM, İşçinin whatsapp yazışmalarının okunmasını ve bu yazışmalara istinaden iş sözleşmesinin feshedilmesini Anayasa’ya aykırı buldu
WhatsApp isimli uygulama üzerinden yapılan yazışmaların okunmasının ve bu yazışmalara istinaden iş akdinin feshedilmesinin haksız bir fesih sebebi olduğu öne sürülen başvuruda, AYM tarafından Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ve Anayasa’nın 22. maddesinde düzenlenen haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine karar verilerek bu ihlallerin ortadan kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Özel bir şirkette çalışan başvurucunun Whatsapp isimli mesajlaşma programı ile çalışma arkadaşları ile işveren firma ve kurum yöneticilere karşı iftira ve hakaret ettiği hususlarında savunması alınmasını takiben 22/11/2017 yılında iş sözleşmesi bildirimsiz olarak feshedilmiştir. Başvurucu 20/12/2017 tarihinde; iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, feshe dayanak yapılan mesajlaşmaların kişisel veri olarak korunması gerektiğini, bu konuşmaların elde ediliş şeklinin muğlak olduğunu ve konuşmaların hukuka aykırı delil olduğunu ifade etmiştir. Mahkeme 31/05/2018 tarihinde davanın kabulüne, feshin geçersizliğine ve başvurucunun işe iadesine karar vermiş olsa da davalıların alınan karara karşı yapılan istinaf başvurusu 27/09/2018 tarihli kararla kabul edilerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine kesin olarak karar verilmiştir. Son olarak başvurucu tarafından AYM nezdinde bireysel başvuru yapılmıştır.
Anayasa Mahkemesi yapmış olduğu kapsamlı değerlendirmede; Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ve Anayasa’nın 22. maddesinde düzenlenen haberleşme hürriyeti kapsamındaki pozitif yükümlülükler uyarınca kişilerin özel ve aile hayatına keyfi olarak müdahale etmemek, üçüncü kişilerin haksız müdahalelerini önlemek, haberleşmede kullanılan ifadelerin gizliliğinin sağlanmasını sağlamak ve haberleşmeye yönelik haksız müdahaleleri önlemek güvencelerini yerine getirmekle yükümlü olduğunu ifade etmiştir.
Anayasa Mahkemesi, kararında işveren ve çalışanlar arasında çatışan çıkarların değerlendirilmesinde işverenin yönetim yetkisinin işyerinde işin yürütülmesi ve işyerinin düzeninin ve güvenliğinin sağlanması ile sınırlı olduğunu; dolayısıyla kurum bilgisayarı dahi olsa bu bilgisayarlar üzerinde işverenin mutlak gözetim ve denetim hakkının bulunduğunu kabul etmenin demokratik toplum ve temel haklar ile bağdaşmayacağını vurgulamıştır.
0541 885 04 04